TÜRKİYE POTANSİYELİ
Başarı; doğru marka, doğru ürün, doğru fiyat ve özellikle doğru lokasyon bileşeninden oluşur.
STRATEJİK KONUM
Türkiye’ye hiç gelmemiş olabilirsiniz, ancak ülkenin dünyanın tam merkezinde Doğu ile Batı’yı keşiştiren çok özel bir konumda olduğunu mutlaka duymuşsunuzdur. Dünyada hem Asya hem de Avrupa Kıtası’nda yer alan İstanbul gibi bir şehir daha yok. Coğrafi konumunun Türkiye’ye önemli avantajlar sağladığı ortada. Fiyortlardan Kızıldeniz’e, Urallar’dan Cebelitarık’a Türkiye 1.5 milyar insana ve 20 trilyon doların üzerinde bir ekonomiye sadece 4 saatlik uçuş mesafesinde yer alıyor. Bir çok dünya devi Türkiye’yi bu konumu nedeniyle üretim ve yönetim üssü olarak seçti. Türkiye, Asya ile Avrupa’yı birbirine bağlayan ve Çin’in İpek Yolu projesinde önemli bir yere ve ayrıca dünyada da önemli bir yere sahip olan bölgesel bir güçtür. Çin ile Türkiye arasındaki gelişmekte olan stratejik ortaklıklarla iki ülke arasındaki ekonomik, ticari, kültürel ve turizm işbirliği daha dinamik hale geldi ve yeni bir boyuta geçti.
BEREKETLİ TOPRAKLAR
Türkiye’nin stratejik coğrafi konumundan söz ederken, topraklarının bereketinden de bahsetmek gerek. Asya ile Avrupa arasında, kadim “Bereketli Hilal” içinde yer alan Türkiye, bitki örtüsü, sayısız çeşitte meyve ve sebze açısından ve kaliteli güneş ışığı ile dünyanın en zengin bölgelerinden biri. Bundan dolayı genellikle iyi ve yüksek kalitede bir hasat olmasını sağlıyor. Coğrafi konumunun yanı sıra, bulunduğu iklim kuşağının sağladığı avantajlar nedeniyle, toprakları üzerinde 11.000 bitki türü yetişiyor. Bunların %30’u sadece Türkiye’ye has. İşte bu nedenle Türkiye bugün 200 kadar tıbbi ve aromatik bitkinin ihracatını yapıyor.
Tarımsal hasılat bakımından Türkiye, Avrupa’nın lideri, dünyanın ise en büyük 7’nci tarım üreticisi.Fındık, kiraz, incir, kayısı ve ayvada dünyada bir numaralı üretici konumunda. Tekrardan Amerika’ya en çok kuru meyve ve fındık ihraç eden ülke olma yolunda. Pek çok üründe de dünyanın ilk 5 üreticisi arasında. Pamuk gibi endüstriyel ürünler dahil bir çok üründe de ilk 10 üretici arasında yer alıyor. Dolayısıyla tarım ve endüstri arasında önemli bir köprü kuruyor. GDO’suz pamuk üretimi ile ise tüm dünya üreticileri içinde ayrıcalıklı bir yere sahip. Aynı zamanda Akdeniz bölgesi, tüm uluslararası standartları karşılayan, sertifikalı ve en son teknolojiye sahip olan ultra-modern işletme ve üretim tesislerine de ev sahipliği yapıyor.
Türkiye’nin bereketli topraklarından kaynaklanan avantajlı konumu gelecek yıllarda daha da güçlenerek devam edecek.
DÜNYANIN LOJİSTİK ÜSSÜ
İç pazar büyüklüğü 50 milyar doları aşan lojistikte Türkiye, bölgesel bir üs oldu. Karayolu taşımacılığında Avrupa’nın açık ara en büyüğü konumunda. Denizcilikte son 40 yılda oluşturulan filolarla önemli bir atılım gerçekleştirildi. Dünya Bankası verilerine göre, Türkiye lojistik performansı açısından 160 ülke arasında 34’üncü sırada yer alıyor. Önümüzdeki yıllarda Türkiye bu alana yaptığı yatırımların meyvelerini toplamaya devam edecek. Devreye alınan ve yapılmakta olan yeni limanlar deniz ticaretini büyütecek. Hava taşımacılığı gibi liman işletmeciliğinde de Türkiye önemli bir atılım içinde. Bugün kurvaziyer liman işletmeciliğinde dünyanın bir numaralı operatörü bir Türk şirketi. Yatırımlarına hız verilen demiryolu ağları ile desteklenecek lojistik sektörü, Türkiye’nin coğrafi avantajları da dikkate alındığında, uzun yıllar gelişimini sürdürecek. Batı ile Doğu’yu birleştiren önemli bir ticaret ve enerji köprüsü olan Türkiye’nin bu konumu, Çin’in tarihi İpekyolu projesini yeniden canlandırma girişimleri de göz önüne alındığında, gelecekte dünya ekonomisi açısından daha da önem kazanacak. Tüm bunları havadaki atılım tamamlayacak. Uluslararası yolcu taşımacılığında dünyada en fazla destinasyona uçan Türkiye, 750 uçaklık filosu ile, sivil havacılıkta dünyanın en önemli oyuncularından biri olacak.
TİM Başkanı İsmail Gülle, “İhracatçılar olarak hem gururlu hem de çok heyecanlıyız. İhracatta ürünü zamanında yerine teslim edebildiğinizde güçlü olursunuz. Lojistik bunun en temel yapı taşıdır ve bu alanda sağlam altyapıya sahip olan bir adım öne geçer. İstanbul Yeni Havalimanı ihracat yarışında bizi bir adım öne taşıyacak. Yeni havalimanımız ihracatta yeni rekorlara imza atmamızı sağlayacak. 1,6 milyon metrekare lojistik alanı ve 5,5 milyon ton kargo kapasitesiyle İstanbul Yeni Havalimanı, daha fazla ürünümüzü dünyaya ulaştırmak açısından bizi çok mutlu ediyor.“ dedi. Istanbul Yeni Havalimanı’nın kargo kapasitesi Türk ihracatçısının gücüne dikkat çekiyor. “Dünya küçülüyor, ihracatımız büyüyor” sloganıyla başlatılan dev tanıtım kampanyasıyla İstanbul Yeni Havalimanı’nın kargo kapasitesi ve lojistik üssü ile Türkiye’den artık daha fazla ürün çeşidinin dünyanın dört bir yanına zamanında ulaştırılacağı mesajı verildi.
İHRACAT HEDEFLERİ
Dünyada söz sahibi olmak istiyorsanız, dünya ile ortak olup ihracat yapmalısınız. 1980 yılında sadece 1.000 kadar kayıtlı ihracatçısı olan Türkiye yıllar içinde bu sözü içselleştirdi ve temel misyonuna dönüştürdü. İhracatın %90’ı fındık, tütün, pamuk, incir gibi tarımsal ürünlerden oluşuyor. Bu noktada lokomotif sektörler yeni hedefler için hazırlık içindey. Hazır giyim, demir-çelik, kimya ve elektrik-elektronik sektörlerinin her birinde 50’şer milyar dolar ve üzerinde ihracat hedefi belirlenmiş durumda. Makine sektörü ise 100 milyar dolarlık ihracat hedefi ile başı çekiyor. Konu ihracat olduğunda, Türkiye’nin son 18 yıldaki rekor performansı, gelecekte yapacaklarının teminatı. Türkiye bugün 71.000’in üzerinde ihracatçıya sahip. Bunlar ülke açısında dünyanın dört bir köşesine bayrak taşıyan, en tehlikeli coğrafyalara bile korkusuzca ulaşan kahramanlar konumunda. 170 milyar dolara yaklaşan ihracatın %90’ından fazlası sanayi ürünlerinden oluşuyor. İhracat için üretim, sanayinin rekabet gücünü artırıyor. Fakat Türkiye’nin hedefi çok daha büyük. Amaç yakın gelecekte 500 milyarlık ihracat hedefini yakalamak.
E-İHRACAT
İnovasyon değeri ile yükselen e-ihracat dijitalleşmenin yaygınlaşması ve gelişmesi için planlandı. İhracatlar kâğıtsız ihracat sistemi ile desteklenmeye başlandı. Dijital ihracat sistemi ile, ihracat dosyası ve talepleri dijital olarak işlenecek ihracatçılar ek taleplerini ve değişiklik isteklerini bu sistem üzerinden talep edebilecek. Bu yeniliğin amacı; ihracat süresini olabildiğinde kısaltıp ihracat miktarını en üst seviyeye çıkartmaktır.
“Afrika ile Ticaret Yapmanın En Kolay Yolu!”